Gelişmiş ve gelişmekte olan 11 ülkede tüketicilerin tasarruf tutumları araştırıldı. Araştırma sonuçlarına göre Türk halkı borçları nedeniyle tasarruf yapamadığını söylüyor, ancak borçlarını azaltmak konusunda da fazla bir çaba göstermiyor. "Bize bir şey olmaz" diyen ve yatırım danışmanlığını eşten-dosttan almaya devam eden Türkler, tasarruf ve yatırımları sırasında "garantili getiri" ve "en iyi performansı" elde etmek isteyerek imkânsızı hayal etmeye devam ediyor.
Bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektörünün önde gelen şirketi AvivaSA Emeklilik ve Hayat, "Dünya Tasarruf Günü"nden bir gün önce, "Tüketicilerin Tasarruf Tutumları Araştırması" 2013 yılı sonuçlarını açıkladı. Toplantıda, AvivaSA'nın ortağı Aviva ile aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 11 ülkede yaptığı araştırmanın ilgi çekici sonuçları paylaşılırken, Ekim ayında 10'uncu yılını tamamlayan Bireysel Emeklilik Sistemi'nin mevcut durum değerlendirmesi ve gelecek öngörüleri iletildi.
Araştırma şirketi Ipsos tarafından İngiltere, Fransa, İrlanda, İspanya, İtalya ve ABD gibi gelişmiş ülkelerin yanı sıra yüksek büyüme oranı gösteren Polonya, Hindistan, Singapur, Çin ve Türkiye'de yapılan araştırma sırasında her ülkede bin kişi, Çin'de ise 2000 kişi olmak üzere toplamda 12 bin tüketici ile yapılan araştırmanın başlıkları şöyle:
AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO'su Meral Eredenk, toplantıda yaptığı konuşmada, Bireysel Emeklilik Sistemi'nin Türkiye'de 10'uncu yılını tamamladığını belirterek şunları söyledi:
"BES'in başladığı günden itibaren sektöre yön veren ve 'tasarruf' konusundaki farkındalığın artması için çeşitli faaliyetler yürüten bir şirket olarak BES'in ne olduğunu ve nasıl çalıştığını anlattığımız günler artık geride kaldı. Bu 10 yılda Türkiye'de BES'in devlet tarafından güvence altına alınmış, son derece güvenli çalışan ve hepsinden önemlisi kazandıran bir sistem olduğunu anlattığımız önemli bir gelişim süreci yaşadık. Devlet katkısı uygulaması başta olmak üzere 1 Ocak 2013'te başlatılan düzenlemeler, BES'i Türkiye'nin en önemli yatırım araçlarından biri haline getirdi. Eski sistemdeki vergi avantajından müşterilerin %65'i yararlanmazken, devlet katkısı tüm katılımcıların faydalandığı bir avantaj getirdi. Yeni yasa ile BES fonlarında altın, gayrimenkul yatırım fonu, anapara korumalı fon gibi araçlara yatırım yapılabilmesi, uzaktan satışın önünün açılması, işverenlerin çalışanları adına ödedikleri BES katkı payının kurumlar vergisi matrahından indirilme oranının yüzde 15'e yükseltilmesi gibi çok cazip imkânlar sunulmaya başlandı. Yapılan düzenlemelerin ardından da BES artık talep edilen bir ürün haline geldi."
2013 yılında sektörün hızlı büyümesini sürdürdüğünü belirten Eredenk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sistem, Emeklilik Gözetim Merkezi'nin 18 Ekim 2013 tarihli verilerine göre toplam fon büyüklüğünde 24,6 milyar TL'ye, katılımcı sayısında ise 3,9 milyon kişiye ulaştı. 835 milyon TL'nin üzerinde bir fon büyüklüğü ise devlet tarafından katılımcıların hesabına yatırıldı. Sisteme yeni bir soluk getiren düzenlemelerin ve devlet katkısı uygulamasının ardından sektörümüz, önceki tahminlerini revize ederek yeni hedefler belirledi. Yeni projeksiyonlar doğrultusunda BES'e dahil olan katılımcı sayısının 2013 yılında 4,1 milyonu aşmasını, BES fon büyüklüğünün ise 2013 yılında 26 milyar TL'nin üzerine çıkmasını bekliyoruz. Öngörülerimiz; BES'in 2023 yılında fon büyüklüğünde 300 milyar TL'ye, katılımcı sayısında ise 11,3 milyon kişiye ulaşacağı yönünde. Projeksiyonlarımız, vakıf ve sandık aktarımlarının da etkisi ile önümüzdeki 10 yıl içinde sektörün 15-16 kat büyüyerek toplam fon büyüklüğünde 350-400 milyar TL'lere yaklaşacağını gösteriyor."
BES fon büyüklüğünün GSYİH'ye oranının 2023 yılında GSYİH'nin %6-7'si seviyesine ulaşmasının beklendiğini söyleyen Eredenk, "Düzenlemelerin ardından satışlarda önemli oranlarda gözlemlediğimiz artış, aylık ödenen katkı payının ortalamalarının artmaya devam etmesi ve ekonomi otoritelerinin Orta Vadeli Plan'da birinci önceliklerinin 3 yıllık dönemde cari açığı azaltmak olduğunu açıklaması ve bu süreçte BES için ayrılan kaynakların da artırılması, söz konusu hedeflere ulaşmamızın çok mümkün olduğunu kanıtlar nitelikte" dedi.
Eredenk konuşmasında, Maliye Bakanlığı'nın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamalara da değinerek BES'in kuruluşundan bu yana 10 yılda biriken paranın 3 yılda elde edilmesinin planlandığını, sistemin ilk emeklilerini vermeye başlayacağını ve emeklilerin olumlu deneyimlerinin de sektörün de hızlı büyümesine önemli katkı yapacağına inandıklarını sözlerine ekledi.